17 Nisan 2017 Pazartesi

LIT210-Edgar Allan Poe’nun “Gammaz Yürek” adlı hikayesindeki, Yaşlı Adamın gözünden yaşananlar

Edgar Allan Poe’nun “Gammaz Yürek” adlı hikayesindeki yaşlı adamın gözünden yaşananlar:


                Her zamanki gibi akşam olmuş ve yatağıma yatmış uyuyordum. Ancak gecenin yarısında gelen bir sesle aniden korkuyla uyandım. Ev kapkaraydı hiçbir şey görünmüyordu, tıpkı kör gibiydim. Bu karanlığın sebebi, hırsızlardan korktuğum için her gece kapattığım panjurlardı. Yaşlıydım ve bir hırsıza karşı koymak için yetersizdim bu yüzden hırsızlardan korkardım. Sesi çıkartan eğer hırsız ise uyandığımı duyup kaçsın diye “Kim var orada ?” diye bağırdım. Zifiri karanlık sesime yanıt vermiyor ve beni daha da heyecanlandırıyordu. Kalp atışım artıyordu. Bahaneler buluyordum kendime; bacadaki rüzgar sesi olabilirdi bu ses, ya da fare sesi veya cır cır böceği cırıltısı. Bu bahaneler kalbimin atışını yavaşlatmak içindi çünkü heyecandan her geçen dakika kalbim yerinden çıkmak için sanki daha da hızlanıyordu. Bir anda gözüme bir ışık çarptı, doğrudan gözüme gelen bir ışık. Bir anda zamanımın dolduğunu ve artık öleceğimi düşündüm. Dediğim gibi yaşlıydım ver artık ölüm daha da yakınımdaydı. Ancak şuanda emindim sürem dolmuştu. Işık bir anda arttı ve oda aydınlandı. Bir anda üzerime, canımı almaya gelen insan görünümlü bir karanlık hızlıca yaklaştı. Azrail olduğunu düşündüm ve bir anda korku ile bir çığlık attım. Bu çığlık Azrail’i durdurmadı ve bir anda kendimi yerde buldum. Yerdeydim, üzerimde bir ağırlık vardı ve canım acıyordu. Bu ağırlık ölümümün ağırlığı olmalıydı, çünkü kalbim artık atmıyordu.